İklim değişikliği ve küresel ısınma, dünya genelinde büyük bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, deniz seviyelerinin yükselmesinin sadece kıyı şehirleri için değil, aynı zamanda küresel tedarik zincirleri açısından da ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor.

Deniz seviyesi, 1900 yılından bu yana yılda ortalama 1,5 milimetre artıyor. Bu artışın ardında termal genleşme ve buzulların erimesi gibi iki ana faktör bulunuyor. Grönland, sadece Eylül 2023 ile Ağustos 2024 arasında 80 milyar ton buz kaybetti.

Deniz seviyesindeki her 1 santimetrelik artış, dünya genelinde yaklaşık 6 milyon kişiyi kıyı taşkınlarına açık hale getiriyor. Bu durum, özellikle New York, Cakarta ve Manila gibi alçak kıyı düzlüğünde yer alan metropoller için büyük bir tehdit oluşturuyor.

Isınan denizler, denizel sıcak hava dalgalarının artmasına neden oluyor. Bu durum, fitoplanktonları etkileyerek karbon döngüsünü bozuyor ve okyanusların atmosferden karbondioksit emme yeteneğini zayıflatıyor.

Bilim insanları, bu etkilerin daha iyi anlaşılabilmesi için denizlerin daha kapsamlı bir şekilde izlenmesi gerektiğini savunuyor. Okyanus izleme çalışmalarında sürekli veri toplanması, bu tür olayların etkilerini anlamak için kritik öneme sahip.