Muhammed Emin
SHORT STORY
Sokak lambalarının aydınlattığı sessiz bir mahallede, Sara yürüyüş yapıyordu. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Farklı bir yerde olmak istiyordu, daha özgür bir dünya istiyordu. Aniden yanından geçen bir motorun gürültüsüyle irkildi. Gözlerini açtığında, motorun şoförü durdu ve ona teklifte bulundu: "Nereye gidiyorsun? Bin, seni götüreyim."
Sara bir an tereddüt etti, sonra içinden "neden olmasın?" diye geçirdi ve motora atladı. Rüzgarın yüzüne çarpması ve motordan çıkan egzozun kokusu onu korkutmuş olsa da, aynı zamanda özgürlük hissini de arttırmıştı. Bir saat sonra, Sara kendini hiç bilmediği bir şehirde buldu. Motorun şoförü ona bir harita verdi ve yol gösterdi.
Sara haritayı aldı ve yürümeye başladı. Sokaklar arasında dolandıktan sonra, kendini eski bir kilisenin önünde buldu. Kilise kapısını açtı ve içeri girdi. Kilisenin sessizliği ona huzur verdi ve yavaşça oturdu. O an, Sara'nın hayatı değişti. Artık özgürdü ve her yerde kendini evinde hissedebilirdi.