ceren narin @Ceren___N

Gölge

Ortalıkta dolaşan gölgeler,
Oynayan ışık ya da oynayan insanlar.
Yanlışın nerede olduğunu bilsem koruyacağım kendimi
Ama nerede bu yanlış?
Buluyorum; kayboluyor, kaçıyor, uzaklaşıyor...
Hani aklın gücü yeterliydi her şeye?
Ben mi aptalım yoksa aptal yerine mi konuyorum?
Bu da aptallık göstergesi.
Kafa karıştıran gölgeler işte.
Şimdi de aklıma giriyor.
Gözlerime hükmettiğiniz yetmedi mi?
İşte ışık görüyorum.Hayır göremiyorum. Gözlerimi acıtıyor.
Aklımı karıştırmasını şimdi anlıyorum,
Geçiçi körlüğümü saf körlüğe çevirmek istemekte.
Ne istiyor benden bu gölgeler?
Bir gölge nasıl bu kadar ses çıkartabilir?
Sus artık.
Doğru hamleydi kafamın içine girerek her şeyime ket koydun.
İşte yine başladı şiirlerim.
Başladı yine düşüncelerim.
Unuttuğum en sevdiğim şiiri bile mırıldanır oldum.
Dur bir dakika, gölgelerimn gürültüsü olmaz ki
O ses benden gelmekte.
İşte şimdi belli oldu şiirlerin nedeni,
İşte şimdi belli oldu bu kadar kaousun nedeni.
Açmamalıydın gölge,
O kutuya dokunmamalıydın.
Dağınık, yarım kalmış hatta beni yoran işte o düşünceler.
Havadaki bulut kadar çoklar.
Işığı bu yüzden çıkarttı.
Artık saklanıcak bir yerleri var.
Artık görmemi engellemeli ki düşünmeyen bir kuklası olsun.
İşte geldik başa.
Kaybedilmiş bir santraç tahtası daha.
Tebrik ederim gölge seni.
Alt ettin sonunda beni.
Bu kadar uzun yazıcak kadar bu şiiri,
Açtın düşüncelerimi,
Kaçırdın uykumu.
Mutluluklar gölge sana.
Bedenime hükmetme gücün var artık.
Bilmediğin şeyler de.
Ben bile kontrol edemiyorken coğu zaman bedenimi 
Sen nasıl ediceksin?
Yorgun bitkin gözler,
Taranmaktan veya hiç taranmamaktan tel tel olmuş saçlar
El yazısı yazdığı için bile eli yorulan bir beden.
Konuşmaya mecali olmamasıyla birlikte sadece suskun olan o beden.
Sanırım bu yüzden büyüktü o kutu.
Sanırım bu yüzden senin dikkatini çok fazla çekti.
Suskunluklarla dolu bir çekmece nasıl bir volkana dönüşür?
İşte gördün gölge.
Sen de yanıyor musun gölge?
Senin de canın acıyor mu gölge?
İşte ben oldun artık.
Benim her hücremde hissttiğim şeyleri, o yıllarca biriktirdiğim şeylerin tamamını şimdi hissediyorsun gölge.
Bu savaşta kazandın ama kabul et yanlış savaştı.
Yanlış bir galibiyet.
İşte gölge, kaybettin yine.
Teşekkür ederim gölge.
Volkanın saçıldığı yerler için bir nedenim var artık.
SEN!
Hissettin mi gölge o acıyı?
İşte ona vicdan azabi denir.
Bak gölge etrafına.
İnsanlara, ailene, kalemine...
Mutlu musun gölge?
Masumane başlayan şiiri önce araf sonra da cehenneme çevirdin kendine.
Bana da cenneti tatmak kaldı gölge.
Teşekkür ederim gölge.
Artık saçlarım daha gür.
Gözlerim daha emin bakıyor.
Üstümdeki yükü attın.
Asla cesaret edemediğim ama hep de içine bir şeyler sıkıştırdığım o kutuyu açtın.
Gölge, gözlerimi acıtan o güneş yok artık.
Ne zamandır buradayız?
Kaç gündür buradayız?
Bana dakikalar gibi geçen o zaman senin yaşlanmanı sağladı gölge.
Teşekkür ederim gölge artık eskisi gibi görebiliyorum.
Kendine eziyet etme, saklanıcak yer kalmadı.
Artık her yerde ışık var.
Senin yerin burası değil gölge.
Çık artık kafamdan.
Yıldızlar çok parlaklar.
Hayır!
Gerçekten kör etmişsin beni gölge!
Kinin kendine.
Benim gözlerim kurban olan şeyler sadece.
Evet kullandım seni,
Sen de beni gölge.
Kör olmalı mıydım ben de?
Her şey için küçük bedel diyorum gölge.
O kutuyu bir daha asla doldurmayacağım gölge.
Sayende.
Teşekkür ederim sana defalarca.
Artık tek katil ben değilim.
Bak etrafına küle dönmüş onlarca insan.
Ah gölge!
Ne yaptık biz böyle