Furkan Yıldız @Furkan_Yildiz_638

Orhan Karaveli – Berlin’in Yalnız Kadınları Kitabı 📚

1950 yılında yayınlanmaya başlayan Milliyet’  gazetesinde, 2 Temmuz 1957 tarihinde “Almanya Mucizesi” adında bir yazı dizisi çıkmaya başlar. Bunu yayınlayan sonradan suikaste kurban giden Abdi İpekçi'den (Şekil 1) başkası değildi. Abdi İpekçi’nin aktardığına göre “Kağıdımı, Berlin’den bahsedeceğim şey yazıyı yazmak için daktiloma taktığım sırada bir mektup aldım. Milliyet’in önce Berlin’de, şimdi de Londra’da muhabirliğini yapan Orhan Karaveli'den (Şekil 2) geliyordu.” yazmıştı.


Şekil 1- Abdi İpekçi

an image of...


Şekil 2 - (Nazım Hikmet) ve Orhan Karaveli

an image of...


Orhan Karaveli 1950 yılında, Burhan Belgenin (1899-1967) yönetimindeki mavi başlıklı “Yeni İstanbul” gazetesinde yazılarına başlamıştı. Bu süreçte Berlin’de olana Karaveli “Berlin’in Yalnız Kadınları” kitabında da bu dönemi her şeyi ile anlatmaktadır. Ben hayat tecrübesi okumayı ve oralardan ders almayı, anlatılanlarla kültür çıkarımı yapmayı çok seven birisiyim. Serdar Kuzuloğlu bir konuşmasında; “Yılların birikimi olan kitaplar 20 TL'ye satılıyor, Burger King’e gitsek büyük seçim bile yiyemezsin o paraya” der. Karaveli’nin bu kitabını da bu şekilde görmenin bize daha iyi geleceğini düşünüyorum.


Kitapta Berlin’in savaşa sonrası yıkıntısını, Alman kadınlarının tuğlaları elleri ile üst üste koyup tekrar yerleştirmeye çalışmalarını okuyacaksınız (Şekil 3). Erkeklerinin birçoğunun öldüğü memleketteki kadınların nasıl sımsıkı birbirlerine tutunduğunu okuyacaksınız. Kadınlar sadece tuğla mı koydular peki? Hayır, çünkü çoğunun küçük çocukları da vardı ve bir yandan onlara da bakmaları lazımdı. İşte Orhan Karaveli tüm bunların ortasındaki bir Türk olarak karşımıza çıkıyor.


Şekil 3 - Alman Kadınlar Yeni Bir Almanya İnşa Ediyorlar

adidas, Darcheville

Almanya’da yaşayan az sayıdaki Türk nüfusundan sadece 1 tanesi olarak Alman kadınları ile ilişkilerini, Almanların kültürünü, eğlence hayatlarını, Doğu ve Batı Almanya’nın farklarını bize akıcı ve yer yer esprili bir dille de anlatmış diyebilir. Ayrıca Hitler ile görüşen bir Türk sefirinin karısından da bahseden kitap, her yerde bulamayacağınız güzel bilgilerle de sizi donatıyor. Orhan Karaveli içerisinde kullandığı bir çok görselle de yazılarını pekiştiriyor kitabında.


Almanların partileme hayatı olarak düşebileceğimiz eğlence dolu “Faşing” (Şekil 4) kültürünü de öğreneceksiniz. Rusların Berlin’e girerken tecavüz ettiği genç ve yaşlı kadınların acısını da (Şekil 5 - Temsili) size yaşatacak güzel bir kitap olarak her zaman hafızamda kalacak.


Şekil 4 - Faşing


an image of...


Şekil 5 - Temsili Bir Savaş Kadını

an image of...


Benim gerçekten büyük keyifle okuduğum bu kitabı herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Umarım aynı keyfi ve hazzı sizde duyarsınız. Başka kitaplarda görüşmek üzere diyelim ve yazımızı bitirelim.


Bu şekilde kitap değerlendirmeleri yapmak istiyorum ancak yazılarımı beğenir ve beni takip ederseniz daha motive olacağımı düşünüyorum. Kitap ile ilgili sizin bir değerlendirmeniz olursa lütfen yorumlar aracılığı ile bana fax atmayı unutmayın 😋.


Bu arada seyahat etmeyi ve turlara katılmayı seven birisiyseniz linkini paylaşacağım 'Sna Travel' sitesine bakmanızı öneririm: https://www.snatravel.net/


“Okuduğunuz için teşekkür ederim 😊. Sağlıkla kalın 🩺, kitapla kalın 📚.”